18 Kasım 2024 Pazartesi

Peugeot Türkiye, Yeni Elektrikli SUV E-5008 ve E-Lion Vizyonu Tanıtdı-Yılmaz Parlar


  Peugeot Türkiye, Yeni Elektrikli SUV E-5008 ve E-Lion Vizyonu Tanıtdı

Peugeot Türkiye, 18 Kasım 2024 Pazartesi günü, İstanbul’daki Rixos Tersane Hotel’de düzenlenen etkinlikte elektrikli otomotiv dünyasındaki yeni vizyonunu gözler önüne serdi. E-Lion Talks konsepti kapsamında gerçekleştirilen tanıtımda, markanın elektrikli araç dönüşümüne verdiği önem ve yeni SUV modeli Peugeot E-5008 tanıtıldı.



Peugeot Türkiye Genel Müdürü Gupse Kaplan ve Pazarlama Direktörü Duygu Kanberoğlu, markanın sürdürülebilirlik ve müşteri memnuniyetine odaklanan yeni stratejilerini aktardıkları kapsamlı sunumlarla dikkat çekti.

Elektrikli Geleceğe İlham Veren Bir Marka

Peugeot Türkiye Genel Müdürü Gupse Kaplan, etkinlikte yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:

"Gelecek vizyonumuz, Peugeot’un 210 yıllık geçmişine dayanan yenilikçi ruhuyla şekilleniyor. Elektrikli araç dönüşümüne hız kesmeden devam ediyoruz ve bu süreçte müşterilerimize hem çevre dostu hem de keyifli bir sürüş deneyimi sunmayı hedefliyoruz."

Kaplan, konuşmasında otonom teknolojiler, tasarım trendleri ve karbon salınımını azaltmaya yönelik inovasyonlar hakkında bilgi verirken, şunları ekledi:

"Yeni E-5008 modelimizle sadece çevreci bir yaklaşım değil, aynı zamanda konfor ve tasarımı bir araya getiren bir deneyim sunuyoruz. Peugeot’un müşteri odaklı yaklaşımı, sürdürülebilirliği ve teknolojiyi yeniden tanımlıyor."



Yeni Peugeot E-5008: Geleceğin SUV'u

Pazarlama Direktörü Duygu Kanberoğlu, sunumunda Peugeot E-5008’in öne çıkan özelliklerini anlattı:

Elektrikli ve Hibrit Seçenekler: Yeni E-5008, tamamen elektrikli ve hibrit versiyonlarıyla karbon salınımını azaltmayı hedefliyor.

Geniş İç Hacim ve Yüksek Konfor: 916 litreye kadar genişletilebilir bagaj hacmi ve yedi kişilik oturma düzeniyle ailelere hitap eden bir tasarım.

Gelişmiş Dijital Teknolojiler: Yenilikçi dijital ekranlar, panoramik cam tavan ve sürücü odaklı bir kokpit tasarımı.



600+ Km Elektrikli Menzil: Peugeot’un geliştirdiği yeni elektrikli platform sayesinde uzun mesafeli yolculuklar için ideal bir çözüm.

Kanberoğlu ayrıca, Peugeot’un Avrupa pazarındaki elektrikli araç liderliğini vurgularken, 2024 yılı itibarıyla küresel elektrikli araç satışlarında %10’luk bir artış hedeflediklerini belirtti.



Peugeot'un Türkiye'deki Hedefleri

Peugeot Türkiye, 2024 yılı ilk on ayında 9.000 adet araç satışı gerçekleştirerek büyük bir başarıya imza attı. Gupse Kaplan, Türkiye pazarındaki hedeflerine dair şunları söyledi:

"2024 yılı sonunda toplam satışlarımızın %20’sini elektrikli araçlardan elde etmeyi planlıyoruz. Peugeot olarak Türkiye’de sürdürülebilir ulaşımı yaygınlaştırmayı öncelikli görevimiz olarak görüyoruz."

Peugeot Türkiye, geleceğin sürdürülebilir ulaşım çözümlerine öncülük etmek için kararlı adımlar atmaya devam ediyor. Elektrikli otomobillerin yükselişine tanıklık eden bu etkinlik, markanın inovatif yaklaşımını ve çevre dostu vizyonunu bir kez daha gözler önüne serdi.

yilmazparlar@yahoo.com

6 Kasım 2024 Çarşamba

Zafer Partisi’nden Kayyum ve Demokrasi Üzerine Önemli Açıklamalar-Yılmaz Parlar


  Zafer Partisi’nden Kayyum ve Demokrasi Üzerine Önemli Açıklamalar

Türkiye'nin Toprak Bütünlüğü ve Hukukun Üstünlüğü İçin Zafer Partisi Kararlılıkla Mücadele Ediyor.

Yerel Demokrasiyi Bölünmenin Aracı Olarak Görmek Kabul Edilemez.

Kayyum Atamaları Yargı Kararıyla Olmalıdır.

Erdoğan'ın İktidar Planı ve Anayasa Değişiklikleri Üzerine Özdağ’dan Açıklamalar

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Zafer Partisi’ni ziyaretinin ardından, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, terör örgütleri, kayyum atamaları ve hukukun üstünlüğü hakkında kapsamlı bir basın açıklaması yaptı.



Özdağ, yerel demokrasinin, halk hizmeti yerine ayrılıkçı emeller için kullanılmasının kabul edilemez olduğunu belirterek, kayyum atamalarının yargı kararlarıyla gerçekleştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Özdağ, "Ülkemiz, 1984'ten bu yana terör örgütünün saldırılarıyla mücadele ediyor. Ancak bu örgütün siyasal uzantıları, yıllar boyunca terörle aralarına mesafe koymayı reddetti," dedi. Terörle mücadelede hukukun üstünlüğünü vurgulayan Özdağ, “Cumhuriyetimizi kurarken olduğu gibi, savunurken de hukuka bağlı kalmalıyız,” diyerek bu yaklaşımın devletin bekası için elzem olduğunu ifade etti.



Kayyum Atamalarında Hukuk Şartı

Özdağ, kayyum atamalarında yargı kararının gerekliliği konusundaki görüşlerini Cumhuriyet Halk Partisi eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptıkları görüşmelerde protokole geçirdiklerini açıkladı. Özdağ, “Terörle iltisaklı olduğu tespit edilen belediye başkanları ancak yargı kararıyla görevden alınmalıdır. Bu durum, hukuk devleti olmanın bir gereğidir," diyerek kayyum uygulamasının usule uygun yapılması gerektiğine vurgu yaptı.

Bahçeli’nin Açıklamaları ve İktidarın Anayasa Planı Üzerine

Özdağ, ayrıca Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamalarına da değinerek, iktidarın doğuda yeni kayyum atamaları ve anayasa değişikliği hazırlıklarıyla ilgili adımlarını eleştirdi. “Bu uygulamalar, iktidar bloğunun ölene kadar Cumhurbaşkanlığı hedefi doğrultusunda anayasal değişikliklere gitmeyi amaçladığını gösteriyor," dedi.

Özdağ, Türkiye'nin menfaatine olan her konuda görüşlerini kamuoyuyla ve siyasi muhataplarıyla paylaşmaya devam edeceklerini belirterek basın toplantısını sonlandırdı.



TBB Başkanı Ekrem İmamoğlu: "Kayyum Sürecinde Hukukun Üstünlüğü ve Yerel Demokrasinin Güçlendirilmesi Esastır"


Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ ile yaptığı görüşmede, Türkiye’deki kayyum uygulamaları ve yerel demokrasi konusunda önemli açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, kayyum sürecinin hukukun üstünlüğüne ve demokrasinin temel prensiplerine uygun olarak yürütülmesi gerektiğini vurgulayarak, mevcut uygulamaların suistimale açık olduğunu belirtti.

İmamoğlu, yerel demokrasinin önemine dikkat çekerek, seçilmiş yöneticilerin yalnızca yargı kararı ile görevden alınması gerektiğini savundu. Anayasal düzenlemelerin yerel yönetimlerin yetkilerini zayıflattığını ifade eden İmamoğlu, bu konuda tüm siyasi partilerle reform önerilerini paylaşacaklarını ve ortak bir metin oluşturarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunacaklarını bildirdi.

Toplumda huzur ve güvenin korunmasının önemine değinen İmamoğlu, kayyum tartışmalarının çatışma ortamı yaratmaması gerektiğini ifade ederek, tüm tarafların itidalli davranmasını istedi. İmamoğlu, "Demokratik haklar ve tepkiler, hukuka uygun şekilde dile getirilmelidir," dedi.

yilmazparlar@yahoo.com

1 Kasım 2024 Cuma

TABA-AmCham’den Cumhuriyetin 101. Yılına Özel Etkinlik-Yılmaz Parlar


  TABA-AmCham’den Cumhuriyetin 101. Yılına Özel Etkinlik

Cumhuriyet Işığında Kadın Gücü, İş Dünyasında Kadınların Rolü Vurgulandı

Kadın Liderleri, Cumhuriyet ve İş Dünyasında Kadının Gücünü Konuştu Kadınların Katkısı ve Gelecek Vizyonları



TABA-AmCham (Türk Amerikan İş Adamları Derneği) Cumhuriyetimizin 101. yılı kutlamaları çerçevesinde, kadınların iş dünyasındaki rolü ve katkılarını vurgulamak amacıyla 31 Ekim 2024 Perşembe günü Sarıyer -Bahçeköy LifePark - Foreya'da" Cumhuriyetin Işığında: Kadınların İş Dünyasındaki Rolü" etkinliği düzenledi

 


Genel sekreter Mehmet Ökçün’ün sunuculuğunu üstlendiği etkinlikte  TABA-AmCham Genel Başkan Süleyman Ecevit Sanlı’nın açılış konuşmasıyla başladı.

 

TABA-AmCham Ankara Şube Başkanı- Nuray Karalar, Kadın Komitesi Adına, TABA-AmCham Yönetim Kurul üyesi ve Genel sekreter yardımcısı Çisel Ölçer, STK Temsilcileri; Kız Çocuklarını Koruma Derneği Başkan Nadire Özcan, Acil İhtiyaç Projesi Vakfı Genel Müdürü Ebru Gültekin, Nişantaşı Üniversitesi Kadın Çalışmaları Araştırma Merkezi Müdürü Ve Tarih Bölüm Başkanı Prof. Dr. Göknur Akçadağ birer konuşma gerçekleştirdiler.

 

Ardından Dünya Gazetesi CEO'su Burcu Kösem’in moderatörlüğünde Alarko Holding Yönetim Kurul Üyesi, Alvimedica Yönetim Kurul  Başkanı Leyla Alaton, Gedik Holding Yönetim Kurul Başkanı, İstanbul Gedik Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Hülya Gedik’in katılımıyla; kadın girişimciliği ve iş dünyasındaki liderliğin önemin ele alındığı, kadınların Cumhuriyet'in inşasındaki ve gelişimindeki kritik rollerini pekiştirmek ve iş hayatında sahip oldukları fırsatların artırılmasına yönelik farkındalık yaratmak amacıyla panel düzenlendi.

TABA-AmCham Genel Sekreteri Mehmet Ökçün'ün sunumuyla gerçekleşen etkinlik, kısa süre önce hayata gözlerini yuman, TABA-AmCham Genel Başkanı Süleyman Ecevit Sanlı’nın değerli eşi, Narin Kadın Komitesi Başkanı, Vizyoner Kadınlar Platformu üyesi ve Acil İhtiyaç Projesi Vakfı (AİP) gönüllüsü olan İlknur Sanlı’nın aziz hatırasına ithaf edildi.

Mehmet Ökçün, "Değerleriyle güç kazanan kadınlarımız, iş dünyasından siyasal alanlara ve sosyal hayata kadar pek çok alanda toplumumuzun gelişimine katkıda bulunmuşlardır. Bu panelde, Cumhuriyet'in aydınlık perspektifi ışığında kadınlarımızın iş dünyasında güçlenmesini desteklemeyi ve bu konuda farkındalık yaratmayı hedefliyoruz. Amacımız, iş dünyasında kadınların hak ettikleri yeri almasına katkı sağlamak ve Cumhuriyet'in bizlere sunduğu değerleri bir kez daha hatırlatmaktır.” Sözleri sonrası TABA AM Cham Genel Başkan Süleyman Ecevit Sanlı’yı açılış konuşması için davet etti.



Geleceği Güvence Altına Almak İçin Dayanışma ve İyiliği Teşkilatlandırmak

Güçlü Kadınlar ve Cumhuriyet Değerleri

Başkan Süleyman “Ecevit Bu özel buluşmada, kadınların toplumsal, ekonomik ve siyasi alandaki varlıklarının Cumhuriyet’in kazanımlarına katkısını vurgulamak adına bir aradayız. Kadınların liderlik pozisyonlarında güçlenmelerini desteklemek, yalnızca bireysel değil toplumsal kalkınmanın da anahtarıdır. Bugün, Dünya Gazetesi CEO'su ve Kızılay İstanbul İl Başkanı Doğuş Köse gibi değerli kadın liderlerin aramızda bulunması onur vericidir. Kadınlarımızın toplumsal dönüşümde etkin rol alması, Cumhuriyetimizin ilerleyişine yön veren bir güçtür.” dedi



Toplumun Vicdanı, Masumları Koruma Görevi

Konuşmasında adaletin ve mağdur haklarının korunması gerektiğine vurgu yapan Sanlı, toplumun en önemli görevlerinden birinin masumları korumak olduğunu belirtti. Geçmişte yaşanan ihanet ve gafletlere atıfta bulunarak, Anadolu kültüründe yer alan Ahilik gibi toplumsal değerlerin yeniden benimsenmesi gerektiğine değindi. Sanlı, “Bir medeniyet, masumu koruyamıyorsa adaletini ve vicdanını da koruyamaz,” diyerek bu bilincin yaygınlaşması gerektiğini dile getirdi.



Kültürel Değerlerin ve İnsani Vizyonun Önemi

Sanlı, konuşmasında, Türk İslam geleneği ve insan hakları temeline dayanan bir vizyonun önemine dikkat çekti. Hem doğu hem batı değerlerini benimseyerek, modern medeniyetin temel taşı olan adalet ve vicdanı içselleştirmek gerektiğini belirtti. Küresel bir vizyona sahip olan TABA AMCham, bu değerleri temel alarak ticari ve sosyal sorumluluk projeleri yürütmektedir.



Amerika ile Ticari Köprüler Kurmak ve Markalarımızı Güçlendirmek

TABA AMCham’ın Amerika ile Türkiye arasında bir ticaret köprüsü görevi gördüğünü ifade eden Sanlı, Türkiye’nin güçlü markalarını Amerika pazarına katma değerli ürünlerle tanıtmak ve ihracat rakamlarını artırmak için çalışmalar yürüttüklerini belirtti. Türkiye’den Amerika’ya yapılan ticari işlemleri etik değerlerle gerçekleştirdiklerini vurguladı.



Toplumsal Dayanışma ve İyiliğin Teşkilatlandırılması

İyilik ve dayanışmanın organize edilmesi gerektiğine işaret eden Sanlı, bu buluşmanın toplumsal dayanışmanın yaygınlaştırılması adına önemli bir adım olduğunu ifade etti. Modernleşmenin medeniyeti yalnızca dışsal olarak değil, vicdan ve adalet temelinde şekillendirmesi gerektiğini söyleyen Sanlı, “Bugün kötülüğe karşı iyiliği teşkilatlandırıyoruz,” dedi.



Sonsuz Minnet ve Teşekkür

Bu özel etkinliği düzenleyen tüm gönüllülere, sosyal sorumluluk komitelerine ve emeği geçen herkese içten teşekkürlerini sunan Sanlı, toplumsal ve ticari kalkınmaya katkı sağlayacak projelerle dayanışma içinde çalışacaklarını dile getirdi.



Nuray Karalar - TABA-AmCham Ankara Şube Başkanı

 Kadınların fen, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarında daha fazla yer almasının önemine değindi. Kadınların iş hayatında cam tavan engelleriyle karşılaştığını, ancak bu engelleri aşarak önemli başarılar elde edebileceğini belirtti. Karalar, teknoloji sektöründe kadın istihdamının artırılmasını ve kadınların iş dünyasında liderlik pozisyonlarına gelmesinin toplumun gelişimi için kritik olduğunu vurguladı.



Çisel Ölçer - TABA-AmCham YK Üyesi ve Genel Sekreter Yardımcısı

Kadınların iş dünyasında ve toplumsal yaşamda güçlü bir şekilde yer alması gerektiğini savundu. Cumhuriyetin kadınlara kazandırdığı haklar sayesinde kadınların her alanda başarılı olabileceğini belirtti. Ayrıca iş dünyasında kadın liderlerin yenilikçi ve yaratıcı katkılarının toplumun ilerlemesine katkı sağladığını ifade etti. 



Nadire Özcan - Kız Çocuklarını Koruma Derneği Başkanı

Derneğin, korunmaya ve bakıma muhtaç çocuklara sağladığı eğitim ve destek hizmetlerinden bahsetti. Özellikle 18 yaş sonrası hayata atılma sürecinde genç kızlara destek verdiklerini belirterek, toplumun desteğiyle gençlerin eğitim yoluyla güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.



Ebru Gültekin - Acil İhtiyaç Projesi Vakfı Genel Müdürü

Vakfın, özellikle anneler ve çocuklar başta olmak üzere ihtiyaç sahibi ailelere sağlık ve eğitim desteği sağlama misyonundan bahsetti. İhtiyaç sahiplerine destek sağlama döngüsünü "iyilik döngüsü" olarak adlandırdı ve yardımseverlerin katkılarının topluma yayılarak daha çok insana ulaşabileceğini belirtti.

Prof. Dr. Göknur Akçadağ - Nişantaşı Üniversitesi Kadın Çalışmaları Araştırma Merkezi Müdürü

Cumhuriyetin kuruluşunda Türk kadınlarının toplumsal ve kültürel katkılarını tarihsel perspektiften değerlendirdi. Türk kadınlarının Atatürk’ün çağdaşlaşma hedefleri doğrultusunda önemli aşamalar kaydettiğini vurguladı ve Cumhuriyetin 101. yıl dönümünde kadınların elde ettikleri kazanımların korunması gerektiğini ifade etti.



Panel

Dünya Gazetesi CEO'su Burcu Kösem’in moderatörlüğünde gerçekleşen panelde, Cumhuriyet’in kadınlara sağladığı fırsatlar, kadın girişimciliğinin desteklenmesi, iş dünyasında kadın liderliğinin önemi gibi konular ele alındı. Panelde Gedik Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Gedik ve Alvimedica Yönetim Kurulu Başkanı Leyla Alaton, kadınların toplumsal ve ekonomik hayattaki mevcut durumlarını ele alarak kendi tecrübelerini paylaştılar.

Cumhuriyet’in Kadınlara Sağladığı Haklar ve İlerlemeler

Burcu Kösem: "Kadınlar olarak kendi değerimizi önce kendimiz görmeli ve içselleştirmeliyiz," diyerek panelin ana fikrini ortaya koydu. Cumhuriyet’in kadınlara sunduğu fırsatları hatırlatan Kösem, Türk kadınının iş dünyasında hâlâ hak ettiği yere ulaşamadığını vurguladı.

Hülya Gedik: “Cumhuriyet’in kazandırdığı haklarla bugün bu koltukta oturabiliyorum,” diyerek Türkiye'deki erken hak kazanım süreçlerinin altını çizdi. Ancak Gedik, uygulamada kadınların hâlâ yeterince temsil edilmediğini, yönetim kurullarında kadın sayısının artması gerektiğini söyledi.

Kadın Girişimciliği ve Destek İhtiyacı

Gedik ve Alaton, kadın girişimcilerin yaşadığı sorunları dile getirerek, devlet ve sivil toplum desteklerinin önemine vurgu yaptı. Leyla Alaton, kadınların iş dünyasında yalnızlaştırıldığını ve mücadelelerinin zorluğunu ifade ederek, toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı daha fazla destek mekanizmasının gerekliliğini belirtti.



Alaton, “İş dünyasında kadınların sadece anne olarak görülmesi yanlış bir yaklaşım. Kadınlar iş kadını olarak saygın bir yerde olmalı,” diyerek kadınların daha özgür ve etkin bir iş yaşamı sürdürebilmesi için güçlü bir mesaj verdi.

İş Dünyasında Kadın Liderliğinin Önemi

Hülya Gedik, kadın liderlerin iş dünyasına katkılarını öne çıkararak, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması adına kadın liderlerin iş yaşamında daha fazla yer alması gerektiğini belirtti. Yönetim kurullarında kadınların bulunmasının sadece bir "başarı" değil, şirket kültürüne ve düşünce çeşitliliğine katkı sağlayan bir unsur olduğunu vurguladı.

Alaton, “Bir yönetim kurulunda kadın, genç ve engelli bireylerin bulunması gerektiği düşüncesi hâlâ ciddiye alınmıyor,” diyerek toplumsal eşitlik konusundaki eksikliği dile getirdi.

Panelin İncileri

Cumhuriyet’in kadınlara sunduğu hakların sadece yasalarda kalmaması, uygulamada da etkin kılınması gerekiyor.

Kadın girişimciliğinin güçlenmesi için sosyal, ekonomik ve yasal destekler sağlanmalı.

İş dünyasında kadın liderlerin artması, toplumsal cinsiyet eşitliği açısından hayati önem taşıyor.



Hülya Gedik, Gedik Holding ve İstanbul Gedik Üniversitesi’ndeki liderlik rollerine değinirken, özellikle kadın liderliğin toplumsal etkisini vurguladı,

Kadının yönetim ve liderlikteki gücünün, iş ortamına getirdiği pozitif katkıları dile getirirken; annelik duygusu ve vicdan ile yönetime daha insani bir dokunuş kattığını ifade etdi. Erkek egemen sektörlerde varlık göstermek ve lider olmak zor olsa da, kadınların bu ortamda denge sağlayarak medeni bir çalışma ortamı oluşturduğunu belirti. Hülya Gedik, iş yaşamında kadınların güven kazanma sürecinin zorluğunu, ancak bunun üstesinden gelerek başarı elde ettiklerini ve toplumda kadının yerinin daha fazla tanınması gerektiğini vurguladı.



Gedik’in konuşmasında dikkat çeken bir diğer nokta ise liderlik kavramının, sadece geleceği değil bugünü de planlayabilen, gözlem yeteneği gelişmiş, empati kurabilen kişiler tarafından en iyi şekilde temsil edilmesi gerektiği. "Lider insan" kavramını, göz, kulak, omuz gibi vücudun çeşitli parçalarına benzeterek her birinin özel yetenekler ve özellikler taşıdığını belirti. Gedik, liderlerin duygusal bir yönünün de önemini, Atatürk’ün ilham verici sözleriyle destekledi.



Leyla Alaton ise liderliğin doğuştan gelen bir kumaşa sahip olmakla ilgili olduğunu, ancak bu kumaşın zamanla tecrübelerle işlenip parlatıldığını söyledi.

Sosyal medya konusunda ise Alaton, özellikle gençlere yönelik “kolay para kazanma” algısının yaratabileceği tehlikeleri vurguladı. Sosyal medyanın insanların düşüncelerini şekillendirmede çok güçlü bir araç olduğunu belirten Alaton, bu ortamın güven ve etik değerleri sarsabileceğini ifade etdi.



Bu dönemde, bireylerin daha dikkatli, eğitimli ve farkındalıklı olmaları gerektiğini savunuyor ve sosyal medya kullanımının, özellikle gençlerin yaşamlarını etkileyebilecek boyutta olduğunu belirti.

Panel sonrası rozet ve plaket takdimleriyle etkinlik son buldu.

yilmazparlar@yahoo.com

7 Eylül 2024 Cumartesi

Kültürel Diplomasi ve Barış-Yılmaz Parlar


  Kültürel Diplomasi ve Barış

Birleşmiş Milletler Küresel Barış Konseyi Başkanı Dr. Barkhaa Versha ile Röportaj

Yılmaz Parlar | Özel Haber

Dünya genelinde artan çatışmalar, gerilimler ve belirsizlikler karşısında, barış çabalarının önemi her zamankinden daha fazla hissediliyor. Bu bağlamda, Birleşmiş Milletler Küresel Barış Konseyi'nin çalışmaları ve stratejileri, dünya barışının sağlanmasında kilit rol oynuyor. BM Küresel Barış Konseyi Başkanı Dr. Barkhaa Versha ile yaptığımız özel röportajda, kültürel diplomasinin barış inşasındaki rolü, Türkiye ve Hindistan arasındaki işbirliği ve genç neslin barış süreçlerine katılımı üzerine konuştuk.



Barış İçin En Önemli Öncelik Nedir?

Dr. Barkhaa Versha, BM Küresel Barış Konseyi'nin en önemli önceliğinin, toplumları birbirine bağlayarak sosyal ve ekonomik kalkınmayı desteklemek olduğunu vurguladı. Özellikle Türkiye ve Hindistan gibi kültürel olarak zengin ülkeler arasında kültür, sanat ve ticaret aracılığıyla güçlü bağlar kurulmasının, barış sürecinde önemli bir rol oynadığını belirtti. “Sanat ve kültür, siyasi ve coğrafi sınırların ötesine geçer,” diyen Versha, bu unsurların barışı inşa etmede birleştirici bir güç olduğunu ifade etti.

Kültürel Etkinlikler ve Diplomasi

Versha, Hindistan ve Türkiye arasındaki kültürel işbirliğinin, iki ülke halklarını bir araya getirdiğini ve bu sürecin barış inşasında büyük bir etkiye sahip olduğunu söyledi. Türkiye’den sanatçıları Hindistan’a davet eden, aynı zamanda Hintli sanatçıları Türkiye’de ağırlayan Versha, bu tür kültürel değişimlerin, ülkeler arasındaki diplomatik ilişkileri de güçlendirdiğini dile getirdi. Özellikle Sufi kültürünün, her iki ülkenin ortak bir değer olarak sahip olduğu bir alan olduğunu belirterek, bu kültürün tanıtımıyla ilgili gelecek planlarından bahsetti.

Genç Neslin Barış İnşasındaki Rolü

Gençlerin barış süreçlerine katılımının önemine değinen Dr. Versha, BM Küresel Barış Konseyi’nin gençlere yönelik çeşitli programlar geliştirdiğini aktardı. “Gençlerin barışın önemini anlaması ve bu süreçlerde aktif rol alması gerektiğine inanıyorum,” diyen Versha, genç liderlik programları, kültürel değişim projeleri ve barış konferansları gibi etkinliklerle gençleri barışa yönlendirmeyi hedeflediklerini belirtti.



Türkiye-Hindistan İşbirliğinin Geleceği

Dr. Versha, Türkiye ve Hindistan arasındaki kültürel ve ticari bağların daha da güçleneceğini vurgulayarak, önümüzdeki dönemde daha fazla sanat etkinliği, sergi ve konferans düzenleyeceğini açıkladı. Türk kültürüne olan hayranlığını dile getiren Versha, Hindistan’da Türkiye'yi tanıtmak için önemli projeler planladığını söyledi. Ayrıca, Hindistan'dan Türkiye'ye turistik ziyaretlerin artmasını desteklemek adına çalışmalara başlayacağını da ifade etti.

Barışın Anahtarı Bağ Kurmak

Röportajın sonunda Dr. Versha, barışın sağlanmasında kültürel bağların ve diplomatik diyaloğun rolüne dikkat çekerek, “Barış inşası için insanlar birbirleriyle bağ kurmalı” dedi. Birleşmiş Milletler Küresel Barış Konseyi’nin bu misyonu kararlılıkla sürdüreceğini ve Türkiye ile Hindistan arasındaki dostluk köprülerini güçlendireceğini belirtti.

Dr. Barkhaa Versha ile yaptığımız bu keyifli sohbet, dünya barışına giden yolda sanatın, kültürün ve genç nesillerin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Barış için birlikte çalışmak ve birbirimize daha sıkı bağlanmak, geleceğin anahtarı olabilir.

yilmazparlar@yahoo.com


Kaynak  

1 Eylül 2024 Pazar

USUBOĞLU GROUP--Yılmaz Parlar


 


USUBOĞLU GROUP, Türkiye ve Azerbaycan İş Dünyasını Bir Araya Getirdi

Bağlantılar Güçleniyor, "Trade Wind" Etkinliği, İki Kardeş Ülke Arasındaki Ekonomik İşbirliğini Güçlendirmek İçin Önemli Bir Adım Oldu

31 Ağustos 2024 Cumartesi akşamı, Türkiye ve Azerbaycan’ın önde gelen iş insanlarını bir araya getiren ve iki ülke arasındaki ticari ilişkileri derinleştirmeyi amaçlayan "Trade Wind" etkinliği, USUBOĞLU GROUP’un ev sahipliğinde İstanbul Boğazı'nda bir gemide gerçekleşti.



Etkinlik, iş dünyasından önemli isimleri, sanatçıları ve basın mensuplarını bir araya getirerek, iki ülke arasındaki işbirliğini daha da ileriye taşıma amacıyla büyük bir başarıya imza attı.

Açılış Konuşmaları ve Stratejik İşbirlikleri

Sunuculuğunu Aysel Nazım’ın üstlendiği etkinlik, zengin bir program akışıyla dikkat çekti. Katılımcılar, Türkiye ve Azerbaycan kültürlerinin zenginliklerini yansıtan çeşitli performanslar ve etkinliklerle unutulmaz bir gün yaşadılar.



USUBOĞLU GROUP Yönetim Kurulu Başkanı Samirali Usuboğlu, etkinliğin açılış konuşmasında, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ticari ilişkilerin bu organizasyonla yeni bir boyut kazanacağını vurguladı. Usuboğlu, "Amacımız, iki ülke arasındaki ekonomik bağları güçlendirmek ve mevcut iş birliği potansiyelini artırmaktır. Bu tür etkinlikler, hem iş dünyasında hem de kültürel ilişkilerde yeni fırsatlar yaratacaktır," dedi.

Türkiye KOBİ Kurucu Başkanı Koray Aksu, konuşmasında küçük ve orta ölçekli işletmelerin uluslararası pazarlara açılma süreçlerine değindi ve Türkiye-Azerbaycan iş birliği bağlamında yeni fırsatların altını çizdi.

Kültürel Bağların Güçlendirilmesi

Araştırmacı Yazar Şehla Aslan, kültürel iş birliği ve akademik projeler aracılığıyla Türkiye ve Azerbaycan arasındaki bağların güçlendirilmesine yönelik Türkiye ve Azerbaycan arasındaki kültürel iş birliğinin önemine dikkat çekerek, akademik projeler ve kültürel etkileşimler aracılığıyla bağların nasıl güçlendirilebileceğinİ Kültürel etkileşimlerin ve akademik iş birliklerinin önemini vurguladı.



GTD Gastronomi Turizm Derneği Başkanı Gürkan Boztepe

GTD Gastronomi Turizm Derneği, gastronomi ve turizm alanında öncülük eden bir kuruluş olarak, Türkiye’nin zengin kültürel mirasını dünyaya tanıtma misyonunu üstlenen. GTD Gastronomi Turizm Derneği Başkanı Gürkan Boztepe Türkiye ve Azerbaycan mutfağının ortak noktalarına değinerek, bu kültürel yakınlığın gastronomi turizmi alanında önemli fırsatlar sunduğunu belirtti.

“Etkinlikte, sponsorlara ve destek veren kurum katılımcılarına teşekkür plaketleri ve hediyeler takdim edildi. 

Evet. Öncelikle gruba teşekkür etmek lazım böyle nitelikli bir gece için. Sizlere teşekkür etmek lazım. GTD gastronomi turizmi derneği olarak aslında ilk çıkartmayı biz Azerbaycan'a yapmıştık. Bölgesinde gastronomi turizminin açılması için beraber oradaki Cumhurbaşkanımızla beraber gastronomi festivali gerçekleştirdik. Burada iki ülkenin yemeklerinin ne kadar aynı olduğunu aslında ortaya çıkardı. Kültürlerimiz birebir aynı. burada da gastronomi turizmi derneğinin değerli basın konseyi üyelerimizle bu etkinliğe elimizden gelen desteği vermek istedik. Bu güzel yemekleri zaten yönetimden Osman Bey arkadaşlarımız hep destek verdiler. bu organizasyonların devamını getirelim istiyoruz. Bu gece için ben özellikle grubuna teşekkür ediyorum. Biz teşekkür ederiz” dedi

İş Dünyasının Önde Gelen İsimleriyle Zengin İçerik

Etkinlik, geniş bir yelpazede sektör temsilcilerini bir araya getirirken, iş dünyasındaki son gelişmeler ve iş fırsatları hakkında bilgilendirici oturumlar da düzenlendi. Kıymetli konuşmacılar, katılımcılara deneyimlerini aktararak başarılı iş stratejileri ve ortaklıklar kurmanın yollarını paylaştı.

Başarı Hikayeleri ve İş Fırsatları

Bu etkinlikte, her iki ülkeden gelen başarılı iş insanları deneyimlerini paylaşarak, karşılıklı iş fırsatlarını değerlendirdiler. Aynı zamanda, sektörel bazda sürdürülebilir iş modelleri oluşturmanın önemi üzerinde duruldu. Katılımcılar, gerçekleştirdikleri networking sayesinde yeni iş ortaklıkları kurma fırsatı yakaladılar.

USUBOĞLU GROUP’un Rolü

USUBOĞLU GROUP'un düzenlediği bu etkinlik, iş dünyasında köprü vazifesi görmenin yanı sıra, her iki ülke arasındaki dostane ilişkilerin güçlenmesine de katkı sağladı. Grubun öncülüğünde şekillenen bu organizasyon, gelecekteki işbirliklerine zemin hazırladığı için büyük bir anlam taşıdığı belirtildi.



Zengin İçerik Sanatçılar ve Performanslar

Etkinlik boyunca katılımcılar, Türkiye ve Azerbaycan kültürlerinin zenginliklerini yansıtan müzik ve dans performanslarıyla unutulmaz anlar yaşadılar.

Etkinlik, Türkiye ve Azerbaycan kültürlerinin zenginliklerini yansıtan bir dizi etkinlikle renklendirildi. Azerbaycan’ın tanınmış sanatçısı Elnara Abdullayeva, etkinlikte unutulmaz bir müzik dinletisi sundu.



Ayrıca, 2024 Eurovision Şarkı Yarışması'nda Azerbaycan'ı temsil edecek İlkin Dovletov ve Fahrı İsmayılova, Parvaz İbrahimli, Leyla Rahimova, Aysel Alizade, Cansever, etkinlikte özel performanslarıyla dikkat çekti. Katılımcılar, DJ performansları ve canlı dans gösterileri ile eğlenceli anlar yaşadı.

Etkinliğin ilerleyen saatlerinde düzenlenen after party, katılımcılara sosyal ortamda iş bağlantılarını geliştirme ve yeni iş fırsatlarını keşfetme imkanı sundu.



Trade Wind Gelecek İçin Umut Vaat Ediyor

Trade Wind etkinliği, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ekonomik işbirliğini daha da derinleştirme potansiyeline sahip bir adım olarak değerlendirildi.

Etkinlik, Azerbaycan ve Türkiye'nin iş dünyasında daha sıkı bağlantılar kurmasına olanak sağlarken, bu tür organizasyonların her yıl devam etmesi gerektiği yönünde güçlü bir talep doğurdu.

 Katılımcılar, bu tür platformların yeni iş fırsatları ve uluslararası işbirlikleri açısından büyük bir öneme sahip olduğu sonucuna vardılar.

Tüm bu gelişmeler, iki ülke arasında ekonomik ilişkilerin daha da derinleşeceğine dair umut veriyor. USUBOĞLU GROUP'un bu girişimi, iki ülkenin iş dünyasını bir araya getirmek için attığı önemli bir adım olarak görüldü.



Etkinliğe Katılan Önemli İsimler

Etkinliğe, Adalet Bakanlığı Basın Müdürü Hakan Erdem, Türkiye KOBİ Kurucu Başkanı Koray Aksu, girişimci ve iş insanı Salim Yazıcı, Arda Holding Kurucusu Uğur Ayrım, İshak Yapı'dan İshak Daşdan, Fuzul Holding Kurucusu Eyüp Akbal, ilk Türk kadın dedektif Hilal Sakar, yazar Sadettin Turan, Beyaz TV Magazin Müdürü Bilal Özbilge, Anadolu Cumhuriyet Başsavcı Vekili Sıddık Ilgar ve Prof. Dr. Yeter Demir Uslu,  Azerbaycan Tecrübeli Sunucu Sayga Cahid. Dr. Afag Aliyeva gibi önemli isimler katıldı.

GTD Gastronomi Turizm Derneği’nin Misyonu

Dernek, yerel mutfakların potansiyelini keşfederek, gastronomi turizmini geliştirmek ve sürdürülebilir turizm uygulamalarını teşvik etmek amacıyla çeşitli projeler yürütüyor.

Son dönemde gerçekleştirdiği etkinliklerle dikkat çeken GTD, ulusal ve uluslararası düzeyde birçok iş birliği yaparak, gastronomi turizminin gelişmesine katkı sağlıyor. Bu çerçevede düzenlenen festivaller, seminerler ve atölye çalışmaları, hem yerel üreticileri destekliyor hem de turistlere otantik deneyimler sunuyor.

GTD’nin en son projelerinden biri olan "Lezzet Rotaları" uygulaması, katılımcılara Türkiye'nin farklı bölgelerinde yer alan yerel lezzetleri tanıma fırsatı sunuyor. Bu proje sayesinde, gastronomi tutkunları hem bölgedeki zengin kültürü keşfedecek hem de yerel ekonomilere katkıda bulunacaklar.

GTD Gastronomi Turizm Derneği, geleceği daha lezzetli ve keşfedilmeye değer bir dünyayla dolu hale getirmek için kararlılıkla çalışmaya devam ediyor.

USUBOĞLU GROUP, Hakkında

USUBOĞLU GROUP, Türkiye merkezli bir şirketler grubudur ve çeşitli sektörlerde faaliyet göstermektedir. Şirket, pek çok alanda projeler geliştirmekte ve hizmetler sunmaktadır.

USUBOĞLU GROUP'un temel vizyonu, yüksek kalite standartları ile müşteri memnuniyetini ön planda tutarak, sürdürülebilir çözümler üretmektir.

Grup, ulusal ve uluslararası projelerde yer alarak, hem yerel hem de global pazarda kendine sağlam bir yer edinmeyi hedeflemektedir. Pek çok alanda deneyim sahibidir. Ayrıca, yenilikçi yaklaşımları ve teknolojiyi etkin kullanımları ile dikkat çekmektedir.

USUBOĞLU GROUP’un projeleri, çevresel etkiyi en aza indirmek ve topluma katkı sağlamak amacıyla sürdürülebilirlik ilkesine dayanmaktadır.

Şirket, aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri ile de topluma katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.

yilmazparlar@yahoo.com


kaynak


24 Ağustos 2024 Cumartesi

TABA AmCham -Yılmaz Parlar


  

TABA AmCham -ABD'de Türk Olmak ve Başarmak

TABA AmCham Başkanı Süleyman Ecevit Sanlı'dan ABD’de Türk Olmanın ve Başarının Yol Haritası

Başkan Sanlı, Türk Amerikan İş Dünyasının Geleceğini Bahçeköy Life Park'taki Panelde Anlattı

23 Ağustos 2024 Cuma günü Bahçeköy Life Park’ta gerçekleştirilen “ABD’de Türk Olmak ve Başarmak” paneli, Türk Amerikan İşadamları Derneği (TABA AmCham) Başkanı Süleyman Ecevit Sanlı’nın dikkat çeken açılış konuşmasıyla başladı.



Sanlı, Türk iş dünyasının ABD’deki potansiyelini ve karşılaştığı zorlukları özetlerken, iki ülke arasındaki ticari ilişkileri derinleştirmek için atılması gereken adımları vurguladı.

TABA AmCham'in 37 Yıllık Serüveni

Sanlı, konuşmasında TABA AmCham’in 1987 yılında merhum Cumhurbaşkanımız tarafından kurulmasından bu yana, Türk firmalarının ABD pazarına girmesi ve Amerikan firmalarının Türkiye'de yatırım yapması konusundaki katkılarına değindi.

Kuruluşun, bugüne kadar 37 yıllık süreçte, ticari ve ekonomik ilişkilerde stratejik bir ortak olarak önemli bir rol oynadığını belirtti. Sanlı, bu süreçte derneğin Türkiye'nin ABD ile olan ticaret hacmini artırma konusundaki çabalarını anlattı.



ABD Pazarında Türk Firmaları

Sanlı, TABA AmCham olarak Türk firmalarının ABD pazarında daha güçlü bir konuma gelmesi için çalıştıklarını belirtti. Derneğin, 1991 yılından beri Amerikan pazarına girme konusunda Türk şirketlerine sağladığı desteği vurguladı. Ayrıca, ABD pazarına girişte eyalet bazlı stratejiler geliştirdiklerini ve beş eyalette Türk markalarını pazara sokma çalışmalarının hızla devam ettiğini söyledi.



ABD ile Ticaret Hacmi ve Gelecek Hedefler

Başkan Sanlı, Türkiye ile ABD arasındaki ticaret hacminin son yıllarda önemli bir ivme kazandığını ve ABD'nin, Türkiye’nin ticaretinde dördüncü sıraya yükseldiğini ifade etti. Ancak, bu başarıların yeterli olmadığını ve Türkiye'nin daha katma değerli işler yaparak ABD pazarında daha fazla pay alması gerektiğini vurguladı. Sanlı, ayrıca, ticaret hedeflerinde stratejik işbirlikleri ve ticari lobilerin önemine dikkat çekti.

Türkiye'nin Gelecekteki Vizyonu

Sanlı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün vizyonuna atıfta bulunarak, Türkiye'nin gelecekte daha güçlü bir konuma gelmesi için TABA AmCham olarak azimle çalışmaya devam edeceklerini belirtti. Türkiye ile ABD arasındaki ticaret hacmini artırmak için yeni stratejiler geliştirdiklerini ve bu amaçla hazırladıkları raporlar üzerinde çalıştıklarını ifade etti.

ABD’de Türk Olmak ve Başarmak

Sanlı, ABD’de Türk olmanın getirdiği sorumlulukların altını çizdi ve Türk iş dünyasının karşılaştığı zorluklara rağmen, Amerikan pazarında başarılı olmak için gösterdikleri gayreti takdir etti. Ayrıca, ticari ilişkilerin geliştirilmesi için kapsayıcı bir vizyonla hareket edilmesi gerektiğini belirtti.

Başkan Sanlı, konuşmasını, Türkiye ile ABD arasındaki ticari ilişkilerin daha fazla artması ve iki ülke arasındaki işbirliğinin güçlenmesi için kararlı olduklarını belirterek tamamladı. Sanlı, önümüzdeki dönemde Türkiye'nin ABD pazarındaki yerini daha da güçlendirmek için stratejik adımlar atacaklarını ve bu konuda TABA AmCham olarak tüm enerjileriyle çalışacaklarını söyledi.



Pakistan İstanbul Başkonsolosu Nauman Aslam -Türkiye ile Güçlü İş Birliği Vurgusu

Toplantıya katılan Pakistan İstanbul Başkonsolosu Nauman Aslam, Türkiye ile Pakistan arasındaki derin diplomatik, politik ve kültürel ilişkilerin altını çizerek, iki ülkenin ekonomileri arasında önemli iş birliği fırsatlarına değindi.



Türkiye ile Güçlü Diplomatik ve Ekonomik İlişkiler

Başkonos Aslam, Türkiye ile Pakistan arasındaki diplomatik, politik ve kültürel bağların gücüne vurgu yaparak, iki ülkenin birbirine sunduğu ekonomik fırsatların altını çizdi. Özellikle Türkiye'nin ekonomik gelişiminde kilit rol oynayan girişimcilerin, Pakistan'da da benzer şekilde önemli bir yere sahip olduğunu belirtti.

Özel Sektörün Rolü ve Önemi

Konuşmasında, özel sektörün ekonominin gelişiminde oynadığı kritik role dikkat çeken Aslam, yerli ve yabancı girişimcilerin katkılarının Pakistan ekonomisi için ne denli önemli olduğunu vurguladı. Özellikle tekstil, kimya, spor ürünleri, medikal aletler ve deri ürünleri gibi alanlarda Pakistan'ın güçlü bir üretim kapasitesine sahip olduğunu ifade etti.

Türkiye ile Ticari İş Birliklerinin Artırılması

Pakistan'ın 250 milyonluk nüfusu ile dünya genelindeki yatırımcılara büyük fırsatlar sunduğunu belirten Aslam, Türkiye ile ticari ilişkilerin daha da geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Pakistan Ticaret ve Sanayi Odaları Federasyonu'nun (FTCCI) Türkiye’de de aktif bir şekilde faaliyet gösterdiğini, iki ülke arasındaki ticaret hacminin artırılması için çalışıldığını dile getirdi.

Yatırım Fırsatları ve Önemli Sektörler

Başkonos Aslam, Pakistan hükümetinin yabancı yatırımları teşvik etmekte kararlı olduğunu ve enerji, tarım, madencilik, mineraller ve bilgi teknolojisi gibi çeşitli sektörlere öncelik verdiğini belirtti. Ayrıca, Pakistan’ın özellikle Amerika Birleşik Devletleri ve Türkiye gibi dost ülkelerden gelen yatırımlara büyük önem verdiğini ifade etti.

Pakistan'da Düzenlenecek Uluslararası Etkinlikler

Konuşmasının sonunda, Pakistan'da düzenlenecek önemli etkinliklerden bahseden Aslam, Pakistan’ın beşinci uluslararası tekstil sergisinin yakında Karaçi Expo Merkezinde gerçekleşeceğini duyurdu. Bu sergide 500’den fazla ihracatçının ürünlerini sergileyeceğini ve 60’tan fazla ülkeden 600-700 yabancı delegenin katılımının beklendiğini belirtti.

Gelecekteki İş Birlikleri

Başkonos Aslam, Türkiye’deki iş insanlarını Pakistan’a davet ederek, Pakistan’ın sunduğu gizli fırsatların keşfedilmesi için İstanbul Başkonsolosluğu ile iş birliği yapılabileceğini söyledi. Ayrıca, AmCham Asya Pasifik Komitesi’nin Pakistan’a yönelik özel bir yatırım ve ticaret etkinliği düzenleyeceğini ve bunun yakında duyurulacağını ekledi.



Bahçeköy Life Park

Toplantının ev sahipliğini yapan İstanbul'un En Büyük Açık Hava Kompleksi Bahçeköy Life Park Sahibi Erdem İpekçi, Bahçeköy Life Park hakkında bilgi verdi. Park, altı farklı markaya ev sahipliği yapıyor ve hem kapalı hem de açık alanları ile dikkat çekiyor. İstanbul'un en büyük açık hava kompleksi olarak öne çıkan Bahçeköy Life Park, 50 kişiden 5,000 kişiye kadar etkinlikler düzenleyebiliyor. Üst düzey sponsor alanı sayesinde bu rakam 15,000 kişiye kadar çıkabiliyor.

Festivaller İçin Uygun Bir Alan

İpekçi, Bahçeköy Life Park’ın Avrupa'daki en büyük festival alanlarından biri olduğunu vurguladı. Alan, yaklaşık 15,000 kişi kapasitesine sahip ve çeşitli etkinlikler için ideal bir seçenek sunuyor. Kullanıcılar, etkinliklerini gönül rahatlığıyla bu alanda düzenleyebilirler.

Doğa ile Bütünleşen Etkinlik Deneyimi

Bahçeköy Life Park'ın orman havasının ve oksijenin öğrenme kapasitesini olumlu etkilediğini belirten İpekçi, bu ortamda yapılan belirli analizlerin, konsantrasyonun %30 ile %40 oranında arttığını gösterdiğini ifade etti. Ayrıca, doğanın insan psikolojisi üzerindeki olumlu etkilerinden biri olan mutluluğun da benzer oranlarda arttığına dikkat çekti.

Erdem İpekçi, bahçeyle iç içe geçmiş bu özel alanı ziyaret edenlere, doğanın tadını çıkararak etkinliklerini düzenlemeleri için tercih edilebilecek bir yer olduğunun altını çizerken, tekrar gelen ziyaretçilere de teşekkür etti.

Toplantı, açılış konuşmaların  ardından, moderatörlüğünü Dr. Yılmaz Sönmez’in yaptığı oturumla devam etti. Bu oturumda, Türk iş dünyasının ABD'deki fırsatları ve zorlukları masaya yatırıldı.



TABA AmCham Başkan Yardımcısı Yılmaz Sönmez: "Zenginlik İyi Dostlarla Ölçülür"

TABA AmCham Başkan Yardımcısı Yılmaz Sönmez, panelde yaptığı konuşmada, iş dünyasında başarıyı sadece maddi kazançla değil, iyi dostluklarla ölçmenin önemini vurguladı. Sönmez, ABD'de iş yapan Türk girişimcilerin sayısının artırılması gerektiğini belirterek, iş dünyasının değişim ve yenilik arayışının kaçınılmaz olduğunu ifade etti.

Zenginlik İyi Dostlarla Ölçülür

Yılmaz Sönmez, konuşmasına zenginliği sadece maddi kazançla değil, iyi dostlarla ölçmenin önemine dikkat çekerek başladı. "Zengin insanlarla birlikte olmak güzel," diyen Sönmez, iş dünyasında kurulan sağlam dostlukların ve iş birliğinin önemini vurguladı. Paneldeki katılımcılara hitap eden Sönmez, ABD'de iş yapan Türk girişimcilerin sayısını merak ettiğini ve bu sayının artması gerektiğini ifade etti.

ABD'deki Türk Girişimcilerin Sayısı Artmalı

Sönmez, paneldeki katılımcılara ABD'de iş yapan Türk girişimcilerin sayısını sorduğunda, düşük bir katılım gördüğünü belirtti. "Bu sayıyı artırmamız lazım," diyen Sönmez, ABD'deki Türk girişimcilerin hem sayısal olarak büyümesi hem de başarılarını daha da pekiştirmesi gerektiğini dile getirdi. ABD'de başarılı olan Türk girişimcilerin diğerlerine rehberlik etmesinin, yeni girişimciler için rol model olmasının önemine dikkat çekti.



İş Dünyasında Değişim ve Yenilik Kaçınılmaz

Konuşmasının devamında iş dünyasının sürekli bir hareket ve arayış içinde olduğunu belirten Sönmez, işletmelere yönelik danışmanlık yaptığı dönemde sıkça verdiği bir tavsiyeyi paylaştı: "İş modellerinizi değiştirin ve Türkiye'nin dışında 180 ülkede var olun." Sönmez, global bir başarı için işletmelerin bu değişimlere hazır olmaları gerektiğini ve bunun da zamanının geldiğini belirtti.

Amerika'da Başarı Hikayeleri

Sönmez, paneldeki konuşmasını değerli misafirlerle sohbet ederek başlatmak istediğini ifade etti. İlk olarak, panelin değerli konuşmacılarından Prof. Dr. Semahat Demir’e hitap eden Sönmez, Amerika'nın bir hayal mi, macera mı yoksa gerçek bir yolculuk mu olduğunu sordu. Prof. Dr. Semahat Demir’in Amerika'daki yolculuğunu, nereden başlayıp nereye vardığını ve bu süreçte neler başardığını öğrenmek istediğini belirtti.



 Prof. Dr. Semahat Demir: “Amerika’da Başarı ve Mutluluk, Katkı Sağlamakla Elde Edilir”

Türk Kadını Olarak Amerika'da Elçi Rolündeyim Prof. Dr. Semahat Demir, panelde yaptığı konuşmada, Amerika’daki başarısının ardında bir Türk olarak orada bulunmanın önemini vurguladı. "Ben bir Türk olarak bir nevi elçiyim orada, bir beyin gücünün sembolüyüm" diyen Demir, Amerika’da yaşadığı 25 yıllık kariyerine değinerek, başarının tanımını katkı sağlamak ve bu katkıyla elde edilen mutluluk olarak tanımladı.

Eğitim ve Disiplinin Önemi

Konuşmasında, Türkiye’de başladığı eğitim yolculuğunun Amerika’da devam ettiğini belirten Demir, Amerika’daki eğitim sisteminin disiplinli yapısına vurgu yaptı. “Türkiye’de doğdum, büyüdüm, ancak Amerika’da master ve doktora yaparak bilimsel çalışmalarımı derinleştirdim” diyen Demir, Amerika’da mühendislik ve tıp fakültelerinde aldığı eğitimin, kariyerinde önemli bir yer tuttuğunu söyledi.

Amerika'nın Çeşitliliği ve Başarıya Etkisi

Prof. Dr. Demir, Amerika’nın kültürel çeşitliliğinin başarıya olan katkısını dile getirirken, Amerika’daki sosyolojik dinamiklerin bireylerin başarı hikayelerini nasıl etkilediğini anlattı. "Amerika, çok kültürlü ve çok uluslu bir yapıya sahip. Bu çeşitlilik, başarıyı getiren önemli bir faktördür" dedi. Ayrıca, Amerikan sisteminin bireylere sunduğu hukuki ve etik ortamın, başarıya giden yolda nasıl bir itici güç olduğunu belirtti.

Kadın Mühendislerin Rolü ve Mücadelesi

Prof. Dr. Demir, Amerika’daki kadın mühendislerin temsilciliğini üstlendiği görevlerden ve bu alanda sağlanan başarılarından bahsetti. “Kadın mühendisler olarak Amerika’da önemli başarılara imza attık. Nükleer denizaltılarda görev alan ilk kadın teğmenlerin yer alması gibi, birçok ilki başardık” diyerek, Amerika’da kadının mühendislik alanında elde ettiği başarıların altını çizdi.

Yapay Zeka ve Teknoloji Gelişimi

Demir, konuşmasında, yapay zeka ve bilgi teknolojileri alanındaki gelişmelerin Amerika’nın global liderlik konumunu nasıl güçlendirdiğine dair örnekler sundu. “Amerika, üretimi dünyaya satarken, teknolojiye olan yatırımlarını da artırıyor” diyerek, Amerika’nın inovasyon ve teknoloji üretimindeki başarısına vurgu yaptı.

Gençlere Yatırım ve Özgürlük Alanları

Prof. Dr. Demir, Amerika’nın gençlere sunduğu özgürlük ve ticari imkanların, girişimciliği ve yenilikçiliği nasıl teşvik ettiğini anlattı. "Amerika, gençlere yatırım yaparak, onlara özgürlük tanıyor ve bu sayede dünya çapında yeniliklerin öncüsü oluyor" ifadeleriyle, gençlerin önemine dikkat çekti.



Başkan Tayfun Selen, "Amerika’da Başarı Tesadüf Değil, Çalışkanlığa Verilen Değerin Sonucu"

Amerika'ya Göç ve İlk Zorluklar

Morris Bölge Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Selen, Amerika'da yaşamaya ve çalışmaya başlama sürecini anlattı. Selen, "Amerika'ya geldiğimde iş bulmak kolay olmadı. İlk yıllarda zorluklarla karşılaştık; paramız yoktu, ama çok çalıştık" dedi. 12 yıl boyunca Amerikan vatandaşlığı almak için çabaladığını belirten Selen, bu süreçte avukatlara büyük paralar ödediğini ve nihayet 2008 yılında vatandaşlık aldığını ifade etti.

Başarıya Giden Yol

Selen, 2008 yılında Amerikan vatandaşı olduktan sonra kariyerinde hızla yükseldiğini ve bankacılık sektöründe önemli bir pozisyona geldiğini söyledi. "1996'da pompa basan biriyken, 2008'de Amerika genelindeki banko şubelerinin yapımından sorumlu bir görevdeydim. Bu, Amerika'nın doğru çalışan kurallarıyla oynayan kişilere verdiği imkanların bir sonucudur" diye konuştu.

Siyasete Giriş ve Cumhuriyetçi Parti ile İlerleyiş

Amerikan vatandaşı olduktan sonra siyasete atıldığını belirten Selen, Cumhuriyetçi Parti'de mahalle delegeliğinden başlayarak, ilçe yönetimine, ardından da belediye meclisine aday olduğunu ve kazandığını dile getirdi. Sonrasında belediye başkanı olduğunu ve 39 belediyenin birleşiminden oluşan Morris Bölgesi'nin yönetiminden sorumlu olduğunu ifade etti. "2020 yılında oy pusulasında ismim Donald Trump'la birlikteydi. Yüz kırk yedi bin oyla Amerika'da en yüksek oyu alan Türk kardeşiniz oldum" dedi.



Amerika-Türkiye İlişkileri ve Cumhuriyetçi Parti Perspektifi

Selen, Türkiye ile Amerika arasındaki ilişkilerin Cumhuriyetçi Parti iktidarında daha iyi olduğunu düşündüğünü belirtti. "Trump Amerika'yı yönetirken, Türkiye ile büyük bir problem yaşanmadı. Trump'ın tekrar seçilmesi durumunda Amerika'nın gidişatının daha olumlu olacağını düşünüyorum" şeklinde konuştu.

Göçmenlik Politikası ve Amerika'nın Geleceği

Selen, Amerika'nın göçmenlik politikalarına da değinerek, "Open Border politikası, sınırdan insanların elini kolunu sallayarak geçmesine neden oluyor. Amerika'nın kapıları açık kaldı, bu büyük bir sorun" dedi. Trump’ın göçmenlik sorununu çözmek için daha iyi bir lider olacağını savundu.



Amerika'da İş Yapmak İçin Politikacılara Yatırım Yapın

Tayfun Selen, iş adamlarına Amerika'da iş yaparken politikacılara yatırım yapmalarını tavsiye etti. "Amerika'da işlerinizi geliştirmek istiyorsanız, mutlaka politik olarak desteklenmeniz gerekecek" diyerek iş dünyasının siyasetle olan ilişkisine dikkat çekti.

Amerika'daki iş adamlarına ve destekçilerine teşekkür eden Selen, politika yapmanın zorluklarına rağmen doğru desteklerle başarının mümkün olduğunu vurguladı. "Politika halka ulaşmanız lazım, mesajınızı iletmeniz lazım. Bunun için televizyon, sosyal medya veya posta yoluyla iletişim kurmanız gerekiyor. Bu da ciddi maliyetler gerektiriyor" dedi.

Panel sonrası plaketler verildi, toplu aile fotografı çekildi. Bir  süre gerçekleşen Network ile sona erdi.

yilmazparlar@yahoo.com


kaynak